Kışa Hazır mısınız?
Kış aylarında sık karşılaşılan sağlık sorunlarının özellikle ateşli üst solunum yolu enfeksiyonları, nezle ve gribin nedeni yeteri kadar hazırlıklı olmamaktır. Özellikle soğuk günlerde bedenimiz ‘hatta ruhumuz bile’ daha çok korunmak, ilgi ve özen ister.
Kapalı ortamlarda daha çok zaman geçirildiği için, birbirinden mikrop geçişleri diğer bir deyişle virüs ve bakteri alıp vermeleri artar. Hijyen kurallarına dikkat edilmediği zaman( el, ağız, burun temizliği) kapalı ortamlarda mikrop geçişleri daha da kolaylaşır.Bu risklere ilave birde kış soğuklarıyla beraber vücudumuzun direncinde düşme veya bağışıklık sistemindeki zayıflıklar eklenince, üst solunum yolu enfeksiyonları, nezle veya gribe yakalanmak kaçınılmaz olur.
Şimdiden herkeste bir ‘kış hazırlığı’ başladı, her yerde grip ve soğuk algınlıklarına karşı önlemler alınıyor; grip aşısına ulaşılmaya çalışılırken, vitamin takviyelerine çoktan başlandı. Peki ama bunların yanında vücudumuz için almamız gereken önlemleri alıyor muyuz? Daha az hastalanıp, daha keyif dolu bir kış nasıl geçireceğiz?
NELER YAPMALIYIZ?
Dikkat etmemiz gereken en önemli nokta güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmaktır. Aslında hepimiz çok sağlam bağışıklık sistemine sahibiz. Yeter ki bu sistemi zayıflatmayalım. Çünkü bizim yaptığımız yanlış uygulamalar, hatalar sonucu bağışıklık sisteminde kırılmalar oluşuyor. O zaman koruyucu sistemimizi zayıflatan ve virüs ve bakterilerle temasımızı daha kolaylaştıran sebepler neler olabilir?
- Uykusuzluk en önemli nedenlerden birisidir. Uykusuz geçen gecelerin ardından çoğu zaman kendimizi bitkin hisseder ve genelde bunu grip veya nezle türü hastalıklar takip eder.
- Beslenme tarzımızda yaptığımız yanlışlar da çok önemlidir. Yetersiz ve dengesiz beslenmek, vitamin-mineral ve antioksidan bakımından zengin gıdaları yeterince beslenmemizde kullanmamak; yeterli miktarda protein kaynaklarından( et, tavuk, balık, süt, yoğurt, kefir vb.) tüketmemek bağışıklık sistemimizi mutlaka olumsuz yönde etkileyecektir. Özellikle demir, çinko, selenyum gibi minerallerin, B, C ve D vitamininin eksikliğinin bağışıklık sistemini olumsuz etkilediğini gösteren çok sayıda araştırma vardır. Bu nedenle özellikle probiyotik gücü artıran besinlere ( turşu, mayalı besinler, boza, kefir gibi) ağırlık vererek bağırsaklarımızdaki probiyotik bakteri miktarını arttırmakta fayda vardır. 
Ayrıca vücudumuzda daha çok karotenoid depolayı da ihmal etmemeliyiz. Daha çok sarı-turuncu besinlerde(greyfurt,havuç,portakal, kuru kayısı, Trabzon hurması) ve kırmızı besinlerde ( domates, kırmızı erk, kan portakalı, pembe greyfurt, kırmızı lahana, pancar, kırmızı turp, yaban mersini ve böğürtlen gibi kırmızı meyveler ) bol miktarda bulunan bu madde A vitamininin öncü maddesi olup bağışıklık sisteminde son derece önemlidir.
Ayrıca listemize C vitamini yönünden zengin besinleri de eklemeyi unutmayalım. Ama C vitamininin suda eriyen bir vitamin olduğunu unutmayalım, çünkü kullanılmayan miktarı böbrekler yoluyla vücuttan bir iki günde atılır. Bu nedenle C vitamininden zengin sebze ve meyveleri her gün düzenli olarak taze ve mümkünse kabukları ile beraber tüketmeye çalışalım. 
Kışa hazırlanırken bugünlerde en çok bulunan taze ve yağlı balıklardan tüketmeyi unutmayın. Balık proteinden zengin olmasının yanında mükemmel bir omega-3 yağları kaynağı olması nedeniyle harika bir besindir. Özellikle yağlı balıklar ( lüfer, istavrit, sardalye, palamut ) omega-3 yağlarından çok zengindir.
- Hareketsiz bir yaşam tarzını benimsemek de yapılan büyük hatalardan biridir. İnaktif bir yaşam tarzı geliştirmek, sağlıksız beslenmek ve sonucunda bir de obezite ile birleşmişse sağlıklı bir bağışıklık sisteminden bahsetmek çok zordur.
- Şeker hastalığı, karaciğer, böbrek, akciğer yetmezliği, kronik romatizmal hastalıklar gibi uzun süreli sağlık sorunlarından bağışıklık sistemimizin de olumsuz etkileneceğini bilmeli ve bu hastalıklarla ilgili tedavileri aksatmamalı, doktorların tavsiyelerini dikkatle uygulamalıyız.
- Yoğun stres, üzüntü, endişe, uzun süren ruhsal sorunlar, çözümlenmemiş kaygılar da bağışıklık sistemini zayıf düşüren nedenlerdir.
- Özellikle yaşlılar ve çocuklarda soğuğa maruz kalmak da bu sistemimizi zayıf düşürüp diğer hastalıklara davetiye çıkarabiliyor.
Kısaca sağlam bir bağışıklık sisteminin öncelikle ve ancak güçlü ve sağlam bir akıl ve beden sağlığı ile sağlanabileceğini unutmamalıyız.